Muhammet Salih pırıl pırıl bir evladımız. Bahçelievler’de her pazar ziyaretimde mutlaka beni buluyor. O derslerine sıkı çalışacak; Ekrem Abisi de ona hep kitaplar yollayacak, öyle anlaştık.
İstanbul Kitapçısı'nda devletin kurumları dahil her yerde satılan kitaplar satılıyor ve bu durum yeni değil. Bir kitabın yasallığına da belediye değil resmi kurumlar karar veriyor. Kimse bizim ülke sevgimizi bu tür üretilmiş, suni konular üzerinden test etmesin.
İyi kitaplar alıp kapağını açmamak, sağlıklı yiyecekler alıp tüketmemek gibi bir şey eğitimde EBA’yı kullanmamak. Her çocuğun, her öğretmenin, her sınıfın elinde çok nitelikli içerikler var. Arkasında çok büyük bir çaba mevcut. Orada olmanızı ve kullanmanızı çok önemsiyorum.
Yaklaşık 1 asır önce, 1914-18 yılları arasında Türkiye’de bulunmuş bir Alman doktorun kaleminden Türk erkekleri: 'Seyahat etmek, dağlarda veya deniz kenarında dinlenmek, sanatsal/bilimsel hobiler, kitaplar, konserler, spor, şarap, bunların hepsi Türk'ün bilmediği ihtiyaçlardır.'
Arkadaşlar, Elazığlı olmam nedeniyle, Elazığ’da bir zamanlar Elazığ’ın depremselliği ile ilgili konferanslar verdim , uyarılar yaptım, Elazığ ve köylerini depreme hazırlayın dedim. Bu konuda kitaplar basıldı. Ama maalesef pek birşey yapılmadı. Tıpkı İstanbul’da olduğu gibi..
Özel eğitime ihtiyaç duyan çocuklarımızın bireysel gelişimlerini desteklemek için daha fazla eğitim diyoruz.
Bu alanda çaba harcayan öğretmenlerimize destek için “Özel Eğitim Gelişim Programları” hazırladık. İlk kitaplar öğretmen.meb.gov.tr’deki “Öğretmen Kitaplığı”nda.
MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI daha önce uyarmama rağmen yine Özel Okullara kamyonlar dolusu Ücretsiz kitap göndermiş....Özel Okullar bu kitapları kullanmıyor...25-30 bin Tl velilerden para alıyor bu bastırdığınız kitaplar dönüşüme gidiyor dedik ama sanırım birilerinin cebi sizin için
